URUMİYE/İRAN NOTLARI…

URUMİYE/İRAN NOTLARI…

15 gün önce Ankara’dan karayoluyla Şanlıurfa’nın Halfeti İlçesine gittik.

Daha sonra 4 kişilik bir arkadaş grubuyla Van üzerinden İran’ın Urumiye şehrine hareket ettik.

Daha önce Van’dan Yüksekova, Şemdinli, Derecik ve Hakkari’ye gidebilmek için Başkale İlçesinden geçmek gerekiyordu.

Yeni ve güzel duble bir yol yapılmış ve Başkale’ye artık uğramanıza gerek kalmıyor.

1978-1982 yıllarında Türkiye’nin Urumiye eski adıyla Rızaiye Başkonsolosluğunda görev yaptım.

Yüksekova’dan Van’a gidebilmek için 9 tane tehlikeli virajlardan geçmeniz gerekiyordu.

Yeni açılan tünel sayesinde çok rahat ve güvenli bir yolculuk yapmanız mümkün hale gelmiş.

Yüksekova İlçesi çok gelişmiş ve İl yani Vilayet olmayı çoktan hak etmiş.

Esendere Sınır Kapısından geçerek çıkış ve Sero Kapısından da İran’a giriş yaptık.

Sero-Urumiye arası 50 km. ve duble yol çok güzel.

1978 yılında Urumiye’nin nüfusu 200.000 civarında iken şimdiki nüfusu ise 1 milyonun üzerinde.

Bahçeli evler maalesef çok katlı apartmanlara dönüşmüş.

Şemdinli dağlarından gelen su ile Bend’e baraj yapılmış.

Urumiye’de ikamet edenler Şemdinli dağlarından gelen kaliteli organik suları içiyorlar.

Daha önce Urumiyelilerin mesire yeri olan Bend semti lüks konut, iş yeri ve lüks restoranlarla dolmuş.

Mahabad’dan Tebriz’e kadar uzanan tuzlu Urumiye gölünün büyük bir kısmı maalesef kurumuş.

Gölün ortasından mesafe kısalsın diye Urumiye-Tebriz otoyolunun yapılması rahmetli Menderes’in deyimiyle fahiş bir hata.

Urumiye’nin 50 km. çapında bağ ve bahçelerle çevrili olduğunu bilmem söylemeye gerek var mı?

Urumiye halkının hayat standardının yüksek olduğuna bizzat şahit oldum.

Asgari ücret 250 dolar civarında.

Tabii kimse asgari ücretle çalışmıyor.

İran’da ve Urumiye’de hayat Türkiye’ye göre çok çok ucuz.

Mesela: 1 litre benzin 1 lira bile değil.

Kaliteli tandır ekmeği 2 lira.

1 kg kavun veya karpuz 1 lira.

4 kişi ile birlikte lüks bir restoranda akşam yemeği yedik ve sadece 1.000 lira civarında bir ücret ödedik.

Taksi ve Uber çok ucuz.
Urumiye’den havalimanına gitmek için sadece 40 lira ödemeniz yeterli.

Eğitim ve sağlık hizmetleri ücretsiz.

Kaliteli özel okullar da var.

Urumiye’de 3 tane üniversite var.

Ev kendinizin ise 4 kişilik bir aile 10.000-20.000 lira arasında bir parayla gül gibi geçinebilirmiş.

Eğer aylık geliriniz 1.000 dolar ise Urumiye’de krallar gibi yaşamanız mümkün.

Kadınlara baskı olup olmadığını pek-çok bayana sordum.

Genç kızlar ve bayanlar kendilerine baskı olmadığını söylediler.

Bayanların bir kısmının başları açık, bir kısmı ise eşarp ile sadece saçlarının yarısını sembolik olarak örtüyorlar.

İran’daki bayanların evde sözleri geçiyor.

Hepsinin ağzı iyi laf yapıyor.

Batı Azerbaycan Eyaleti’nin merkezi Urumiye ( Rızaiye ).

Doğu Azerbaycan Eyaleti’nin merkezi Tebriz.

Erdebil daha önce Tebriz’e bağlı iken daha sonra müstakil bir eyalet olmuş.

Hatta İran’ın Fars kökenli eski Cumhurbaşkanı Ahmedinejad Erdebil Valisi iken Türkçeyi dahi öğrenmiş.

Şu anda İran’ın dini lideri Tebrizli bir Türk aileye mensup olan Ayetullah Hameney .

Urumiyeli Cumhurbaşkanı Kalp Cerrahı Dr. Pizişkiyan Azerbaycan Türklerinden.(Kendi ifadesine göre ana ve babası Türk)

İran’daki Azerbaycan Türkleri siyasette ve ticarette çok etkinler.

İran’daki Türk nüfusun 35-40 milyon arasında değiştiği söyleniyor.(Azerbaycan Türkü, Türkmen, Kaşkai, Lor, Tat,Karaçay, Balkar ve benzeri Türk grupları.)

İran’daki Türklerin anadilde eğitim talepleri var. Ama bu talebe olumlu cevap vermek çok zor.

Belki okullarda Türkçe seçmeli ders olabilir.

İran nüfusunun yüzde 40’ının Türkçe konuştuğunu eski İran Dışişleri Bakanı Ali Ekber Salihi resmen açıklamıştı. Ama gerçekte İran nüfusunun yüzde 60’ının Türkçe konuştuğu dillendirilmektedir.

İran’da Farslar, Azerbaycan Türkleri, Kürtler, Lurlar, Türkmenler,Kaşkai Türkleri,Beluçlar, Tatlar,Talişler,Asuriler,Ermeniler ve Gürcüler de yaşamaktadırlar.

İran’da Kürt nüfusun 10-12 milyon arasında olduğu söylenmektedir.

İran’daki nüfusun büyük bir çoğunluğu ŞİA yani Şİİ’dir.

Şİİ’lik mezhebini İran’ın birlik ve beraberliğini sağlayan bir çimento gibi kabul edebiliriz.

1514’de henüz milliyetçilik duygusu gelişmediği
için bir Türk olan Osmanlı Padişahı Yavuz Sultan Selim ile İran Şah’ı Şah İsmail özbe öz Türk olmalarına rağmen Çaldıran’da savaşmadılar mı? ( Savaş yapılan bölge bugün İran sınırları içerisindedir.)

Neden?

Çünkü Şah İsmail Şİİ’liği Osmanlı topraklarına ihraç etmek istiyordu.

Şah İsmail’e yardımda bulunduğu iddia edilen Kızılbaş yani Alevi Türkmenlerin Yavuz Sultan Selim’in hışmına uğradıkları da iddia edilmektedir.

Yavuz Sultan Selim Osmanlı-İran sınır güvenliğini sağlamak için Giresun, Bayburt ve Gümüşhane civarından ÇEPNİ TÜRKMEN BOYUNU hududa yerleştirmiştir.

Salmas (eski Şahpur-Başkale’nin doğusu) civarındaki ÇEPNİ TÜRKMENLERİ zamanla KÜRTLEŞMİŞ ve anadilleri KÜRTÇE olmuş ve KÜRESİNLU AŞİRETİ olarak anılmaya başlamışlardır.

Doğu Azerbaycan (Tebriz), Erdebil ve Batı Azerbaycan ( Urumiye ) Eyaletlerindeki halkın neredeyse yüzde 90’ı Türkçe konuşmaktadır.

İran’da arabaların büyük çoğunluğunun modelleri düşük.

Ambargo maalesef İran’a ciddi bir zarar veriyor.
İran piyasasına zaman içerisinde Kore ve Çin arabalarının hakim olması kuvvetle muhtemel.

ABD 1979 yılından beri İran’a ambargo uygulamaktadır.

Ambargo yüzünden ABD’nin ticari kaybı toplam 3 trilyon dolar civarındadır.

Tüccar zihniyetiyle hareket eden ABD Başkanı Trump’ın İran ambargosunu kaldırmasının kuvvetle muhtemel olduğunu düşünüyorum.

NEREDEN NEREYE?

 

Yazar